Hadi gel deyince
Dönülmüyor ölmeyince,

Hadi gel unutalım deyince,
Unutulmuyor ölmeyince...

Hadi yok sayalım yaşananları,
Unutalım yaptıklarımızı,
Hadi eşi olmayan,
Bulunmayan yaşantımıza,
Dönelim şu anda,
Yaşayalım aşkımızı,
Ama dedim ya,
Dönemeyiz geçmişe,
Dönülmüyor hafızalardan silinmedikçe,
Silinmiyor ölmedikçe...

Ne sen unutursun yaşananları,
Ne ben unuturum yaptıklarını,
Böyle olduğu sürece,
Dönemeyiz geçmişe,
Unutulmuyor ölmeyince...

Boğuluyorum sanki
Yaşananların içinde.
Bu yerlerden kaçıyorum,
Yaptıkların hafızamdan silinmedikçe,
Dönmek istemiyorum.
Unutmak istiyorum ama
Unutulmuyor ölmeyince...

Ağlıyorum, ağlayacağım,
Dönemem sana gözyaşlarım dinmedikçe,
Yanıyorum, yanacağım,
Sevemem seni yangınım sönmedikçe,
Unut diyorsun yaşananları, unutamam ölmeyince...


Demet Balcı 

Yaşamak ne garip şey
Sevmek, sevilmek ve hüzünlere kapılmak
Yokluğunda girdaplarda boğulmak
Ne garip şey dönen dünya,
Biz tutsak edilmişcesine zindana
Çapalayıp kaçmak istiyor insan
Duvarları yikmak,sonsuzlukta mutluluğa erişmek
Ne garip şey yaşamak ve yaşatmak
Dakikalari, saatleri zamanı düşün
Düşün şu koca dünyayı ve içinde içinde insanlari
Yolda yürümek, gökyüzünden yildiz kayarcasına bir kıza tutsak olmak
Düşün rüzgarı düşün yağmurları
Bir fırtına olup sarmak tüm hayatı
Bir yağmur damlası olmak
Hayata küsen mahsumun yüzünden akmak
Ne garip şey ölüm ve yok olma tutkusuyla yol almak
Günün içinde saatleri saymak,agaçlar gibi yeşermek
Bir dal olup kıpırdamadan ölesiye durmak
Ceylan olup aslanın agzında yem olmak
Gecenin sessizliğini yıpratan güneşi düşün
Ve yüzünü aydınlatan nuru düşün
Yaşamayı deil ölmeyi düşün
Düşün üzerine serpilcek kefeni düşün
Bırak dünyayı dönsün etrafında
Sen ne olduğunu düşün...


Özkan Çolak

 Sen ağlama yar

Gözlerinden bir damla yaş aktıysa benim için,
Kurşun olsun her biri yüreğimi delip geçsin.
Eğer seni kırdıysa, üzdüyse sözlerim,
Bir kelam dahi etmesin, lal olsun şu dilim.

Ömrüne dert isem söyle de ben bileyim,
Senin mutluluğun için çıkar giderim,
Hiç şüphen olmasın hep bekler, severim,
Gel desen yıllar sonra, aldırmadan gelirim.

Sen yeter ki ağlama yar, dinsin yaşların,
Bir daha çatılmasın o hilal kaşların,
Benim olsun kötü yazılan bütün yazgın,
Baharları sen yaşa, gelsin bana kışların.

Gururumu yerden yere vurup atsan da,
Kırılıp küserim, sitem ederim sanma,
Her çalışta gönül kapından kovulsam da,
Vazgeçemedim yar, onuruma dokunsan da.

Mustafa ÖZDEMİR

ELVEDA SANA
Yapraklar dökülür bu sonbaharda
Gözlerim dalıyor benden uzağa
Ben varım, kalemim kâğıt yan yana
Konuşmak çok zordur elveda sana.

Yazarken ıslanır her harf isyanda
Her satır sonunda canım burnumda
Ne yapsam gitmiyor sevdan başımda
Bunları bilerek sana elveda.

Sebepsiz sevmiştim seni o anda.
Şiirler yazmıştım yazarım hala
Sensizken ne yapsam inan boşuna.
Sebepsiz, çaresiz elveda sana.

Okursan bunları nerde kim bilir
Anarken maziyi belki zor gelir
Belki de kalırsın tutulup esir
Ağlarım yazarken sana elveda.

Sebebi sorarsan sebep muamma
Boğuldum içinde çıkmaz bir dava
Suçlu sen değilsin hüküm canıma
Bir çıkış ararken sana elveda. 23.05.2008
NİZİP


İbrahim Lek 

Seni sevmekle başladı
Hayatımın en anlamlı günleri
Ve yine senle bitti o güzel günler
Senden önce zaten yaşamıyordum.
Senden sonra olmasa da olur bu can,bu hayat

Artık çektim gözlerimin perdelerini
Kapattım odalarımın bir bir ışıklarını
Ve ardına kadar açık olan gönül kapılarımı
Senden sonra
"AŞK YASAK ARTIK BU KALBİME"

Özlemlerimi gün batımlarına bırakıyorum
Ve hayallerimi zifiri karanlıklarda saklıyorum
Artık uçsuz bucaksız olan bu kalbimde son duraksın
Sensiz geçen günleri bir bir yakıyorum....


Havin Akbaş